Kan Dondurucu Skandallarla İsmini Tarihe Kara Bir Lekeyle Yazdırmış Dünyaca Ünlü İsimler

‘Drew Barrymore’a muhakkak bayılıyorum ancak senaristlerin devam eden grevi olmasına karşın üretimlerinin yapımına devam etme kararı aldığı için onu desteklemiyorum. Emekçileri ve sendikaları daha çok destekliyorum. Grev çözülene kadar onun üretimlerini izlemeyeceğim.’

‘Mark Wahlberg’ün sinemalarını seviyordum ta ki 16 yaşında iken iki Vietnamlı erkeğe karşı nefret kabahatleri işlediğini okuyana kadar. Birini bir tahta çubukla bayılttı, oburunu dövdü ve akın sırasında ırkçı hakaretler kullandı. Artık bu aktöre hiçbir hürmetim kalmadı ve sinemalarını izlemeyi reddediyorum. Gözümde, hiçbir sebep bu çeşit bir şiddeti kabul edilebilir kılmaz.’

‘Ondan nefret etmiyorum ve tüm yaşanan şeylerden sonra sahiden daha âlâ bir insan olduğunu umuyorum. Fakar ne artık hayranları ortasında olabilirim, ne de yaptığı işi destekleyebilirim. Hayranları, Normani’ye açıkça ırkçılık yaptı ve tüm bunlar, Normani’nin bir röportajda Camila’yı tuhaf olarak nitelendirmesi nedeniyle, onun yüzünü linç edilen bir adamın vücuduna monte ettiler. Camila’nın yaşananları kabul etmesi bile yıllar sürdü, bu da ‘en güzel arkadaşlar’ olduklarını durumunu göz önüne alırsak son derece iğrenç.’

‘Twitter kullanmıyorum lakin ne vakit Chrissy Teigen’ın tweetlerini okusam, onları esprili bulurdum, ta ki geçen yıl olana kadar. Bu yıl onunla ilgili ortaya çıkan zorbalık ve bayan düşmanı telaffuzlarıyla, hayatımın sonuna dek ondan soğudum.’

‘Ben büyük bir 30 Seconds to Mars hayranıydım ve Jared Leto, gördüğüm röportajlardan anladığım kadarıyla düzgün bir insan üzere görünüyordu. Lakin vakitle, ne kadar gösterişçi olduğunu fark etmeye başladım [hatta Joker’deki rol arkadaşlarına istenmeden anal boncuklar, canlı fareler, kondomlar ve meyyit domuz üzere birçok iğrenç şey gönderdi].’

‘Kelly Clarkson’ı çocuklarını dövdüğünü, hatta 1 yaşındaki çocuğuna bunu yaptığını öğrendikten sonra hayranlığımı kaybettim. Bununla kalmayıp, bu durumu savundu ve pak bir şeymiş üzere göstermeye çalıştı.’

‘Sia’nın ‘Music’ isimli sineması, otizm hakkında nasıl sinema yapılmaması gerektiğine dair tüm her şeyi yaptı diyebiliriz. Sia, nörotipik bir kişiyi rol için seçti, danışman olarak Autism Speaks’i kullandı, otizmi çok klişe ve gerçekçi olmayan bir halde tasvir etti ve otizmi denetim etme usullerini olağanmış üzere gösterirken tehlikeli ve uygunsuz yollara yer verdi.’

‘Gwyneth Paltrow’un yaydığı saçma sapan düzmece sıhhat bilgileri vahim derecede yanlış ve utandırıcı. Bununla etkilenen birçok insan olduğunu görmek nitekim üzücü.’

‘Armie Hammer, yamyamlık ve tecavüz savlarıyla suçlanıyor.’

‘Dr. Phil’in hayranı değildim lakin onu tekrar de seviyordum. Kendisinin TurnAbout Ranch tedavi tesisine gönderdiği birtakım insanların nasıl istismar edildiğini öğreneli yalnızca birkaç hafta oldu.’

‘Birçok LGBTQ+ bireyi okuyucu, Harry Potter kitaplarında teselli ve kabul bulabilse de JK Rowling’in transfobik yorumları adeta bir tokat üzereydi. Kitaplar her vakit hassas bahisleri biraz sorunlu bir halde ele alıyordu lakin trans bireyler hakkındaki küçümseyici ve çocukça yorumlarını duymak bariz bir formda mide bulandırıcıydı.’

‘Drake Bell’i çocuğun tehlikeye atılması suçlamasıyla karşı karşıya kaldığı ve iki yıl kontrollü hürlük cezasına çarptırıldığı vakte kadar seviyordum.’

’90’lı yıllarda Roseanne Barr’ın büyük bir hayranıydım. Oynadığı dizide, ırk ve cinsellik hakkındaki yorumlarıyla periyodu için çığır açıcıydı. Daha düşük sınıf bir aileyi husus alıyordu, ki bu da alışılagelmiş ‘sitcom’ formatının dışındaydı. ‘Mükemmel bir aileyi’ bahis almayan birinci sitcomdu. Roseanne’ın dizi için fikirlerini çok havalı ve ilerici buluyordum. Fakat her şey, onun büyük bir sağcı, Trump’ı destekleyen bir ırkçı olduğunu öğrenmemizle yerle bir oldu. Roseanne Barr’ın, Roseanne Conner üzere olmadığını öğrenmek beni çok üzdü.’

‘James Corden’ın kendini küçümseyen şeklini, güldürüye olan marifetini ve ‘Carpool Karaoke’ fikrini kusursuz bulurdum. Sonra onun tam bir ‘çocuk’ olduğunu deliller nitelikte hayran müsabakalarından birtakım öyküler dinledim. Artık onun bir sahtekar olduğunu bildiğimden, artık onu izlemek anlamsız. Bir vakitler Jimmy Kimmel ile soru oyunu oynamıştı ve kendi kamera takımından iki kişinin ismini bile söyleyemedi.’

‘Kanye West’in hip hop müziğine katkısı inkar edilemez, bilhassa birinci altı solo albümü ve 90’ların sonu/2000’lerin başında bir prodüktör olarak yaptığı çalışmalar… Kamuoyundaki kişiliği her vakit biraz hudut bozucu olmuştur, lakin sonuçta zararsızdı. 2020 yılında bu durum büsbütün değişti. Başkanlık yarışına girmesi, bilhassa onu bir ‘her şeyi mahveden’ bir aday olarak kullanmak isteyen sağ yelpaze yöneticiler tarafından desteklendiği için, benim için bir adım gerideydi. Ve müziğinin kalitesi de azaldı. Tutunacak pek çok özelliği kalmadı.’

‘Dürüst olmak gerekirse, Lea Michele’yi evvelden çok takdir ederdim. Tüm diva sorunlarının yalnızca nahoş dedikodulardan ibaret olduğunu düşünürdüm, lakin görünüşe nazaran o denli değilmiş [Samantha Marie Ware, Lea Michele’nin kendisinin peruğuna ‘b*k atacağını’ tez etmişti.]’

Brendon Urie, transfobi içeren telaffuzlarda bulunduğu için özür diledi ve ‘Bu kabul edilemez. Öykü anlatmam bile o kelimeyi kullanmak için bir mazeret olamaz, bu yüzden onu kullandığım için hakikaten derinden özür dilerim. Bunun mazereti mutlaka olamaz ve her vakit daha düzgün olmaya ve kendimi geliştirmeye çalışacağım, lakin bu hala o kelimeyi kullanmak için bir münasebet oluşturmaz. Bunu yapmak için hiçbir neden yok, yani, tekrar, özür dilerim.’ dedi.

‘Chris Harrison, The Bachelor’ın eski sunucusu, bir yarışmacının geçmişteki ırkçı davranışlarını savunmuş üzere görününce gerçek karakteri ortaya çıktı. Onsuz dizi çok daha uygun.’

‘Trump’ı desteklediğinden beri Fraiser’ı izlemeyi bıraktım.’

‘Kat Von D, yalnızca bir Instagram gönderisiyle dövme ve kozmetik dünyasının tepesinden aşı zıddı saçmalıkların simgesi haline geldi. Yeniden de, o her vakit sıkıntılıydı. İnsanların birçoklarının bunu fark etmesi biraz vakit aldı.’

‘Kevin Spacey’yi çok seviyordum. Tüm sinemalarını seviyordum ve o sahiden şahane bir aktör. Fakat onun hakkında tez edilen cinsel saldırganlıkla ilgili tüm bu bilgiler ortaya çıktığında, kalbim kırıldı ve bir daha asla onun sinemalarını izleyemedim.’

‘Marilyn Manson’ın müziğini çok severdim fakat meğer argümana nazaran birçok bayana ağır halde istismarda bulunmuş.’

‘Hyde, That ’70s Show’daki en sevdiğim karakterdi, lakin artık Danny Masterson hakkında birçok tecavüz argümanı var, bu yüzden onunla ilgili tüm bu magazin olaylarını umursamıyorum.’

‘Sharon Osbourne’a, bayanlara karşı berbat davranan Tommy Lee’yi eleştirmekten korkmayan sarsılmaz bir iş insanı ve harika bir yönetici olduğu için hayranlık duyuyordum. Artık onun ırkçı davranışları ve görüşleri hakkında birtakım şeyler okuyorum ve bunlar son derece fecî.’

‘Tom Cruise, büsbütün ilah kompleksine sahip. Bana nazaran, eski sevgililerine yaptıkları, Britney Spears’ın geçirdiği duruma benziyor.’

‘Joss Whedon’ın dizilerini ve anlatış üslubunu beğeniyordum. Ama çalıştığı bayanlara olan ‘istismarcı’ yaklaşımı beni büsbütün delirtti.’

‘Ben bir Elon Musk hayranıydım. Mass Effect benim en sevdiğim serilerden biri ve Elon ile SpaceX’i, Mass Effect’teki geleceği gerçekleştirmenin bir yolu olarak görüyordum. Daha sonra emekçilerini nasıl sömürdüğünü öğrendim. Hala SpaceX’i seviyorum ve muhtemelen uzay keşfimizin geleceğine öncülük edeceklerini düşünüyorum, lakin Elon, tüm milyarderler ve milyonerler üzere, benim için en rahatsız edici kişi listemin başında geliyor.’

‘Jeffree Star’ın kendi kendine bir şeyler başarmış olması ve ‘nefret edenlere tahammül etmemesi’ nedeniyle onu sahiden havalı bulurdum ve kendin olma bildirisi benim için çok cazipti. Sonra onun sav edilen tüm aksiyonlarını öğrendim, ki bu durum, hiçbir sorumluluk kabul etmeyip kabahati diğerlerine atmaya çalışmasıyla birleşince, onu benim gözümden düşürdü.’

‘James Charles’ı severdim, fakat dürüst olmak gerekirse her türlü taciz tezi beni hasta ediyor. Onların bu durumun bir modülü olması beni çok öfkelendiriyor.’

‘Ellen DeGeneres’in sahiden içten olduğunu düşünüyordum ve onun programını izlemek beni sıcacık ve keyifli hissettiriyordu. Fakat sonra ondan hakikaten ruh emici cinsten bir güç almaya başladım ve artık yalnızca insanları kullanıyormuş üzere hissediyorum. Eminim her vakit bu türlü olmuştur. Sonuçta, o orada insanları eğlendirmek için para alıyor.’